Beşşar Sadece "Vekil" Mi?

Beşar’ın cezaevlerindeki kurbanlarını izlerken, şu gerçeği zihinlerimize ve varlığımıza kazımalıyız:
Beşar, bu suçlarda dünya genelindeki rejimler tarafından desteklenmiş ve onların adına hareket eden bir "vekildi".
Beşar’ı destekleyen yalnızca Rusya veya İran değildi.
Beşar, "uluslararası meşruiyete" sahip bir "başkan" olarak görülüyordu; konferanslarda karşılanıyor, kucaklanıyor, konuşmalar yapıyor ve diğer liderlerle fotoğraf çektiriyordu.
Hatta onun suçlarını kınayan büyük güçler bile gerçekte ona karşı ciddi bir adım atmadılar. Sadece medya üzerinden biraz "sitem" gösterildi, tıpkı kimyasal saldırı sonrası olduğu gibi. Uluslararası anlaşmalara göre bu saldırılar "meşruiyetini" yitirmesine yol açmalıydı, ancak kısa bir süre sonra her şey eski haline döndü ve neredeyse herkes onu tekrar "meşru bir lider" olarak kabul etti.
Öte yandan, İslami bir yapı kurulmaya çalışıldığında, tüm bu ülkeler anında harekete geçip bombalıyor, yok ediyordu. Örneğin Mali’deki girişim, uluslararası sistem tarafından günler içinde bastırıldı. 13 Avrupa ülkesinin oluşturduğu bir ittifak, bugün hala Mali’nin acısını çektiği bir savaş başlattı.
Beşar ve babası Hafız Esed'e karşı bu küresel işbirliği ve sessizlik ise tam 54 yıl sürdü. Evet, 54 yıl!
Belki de zihinlere kazınması gereken en önemli ders budur. Eğer bunu öğrenemezsek, yazıklar olsun bize. İşte İslam’ın hakim olmadığı bir dünyada uluslararası sistemin, anlaşmaların ve insan haklarının gerçek yüzü bu. Ve işte Müslümanların düşüşüyle dünyanın kaybettikleri…
Bu meseleyi yalnızca Beşar ve köpekleriyle sınırlı görmeyin. Çünkü medya ve halkların kolektif zihniyeti bireyleri şeytanlaştırma eğilimindedir; oysa bu bireyler sadece zehirli bir ağacın kötü bir meyvesidir ve kökleri çok daha derindedir.
Her gözleri oyulmuş, çıplak ve işkence izleri taşıyan cesedi; aklını yitirmiş her tutsağı; iffetine saldırılmış her onurlu kadını; acıyla gözyaşı döken her erkeği; yaşadıklarının dehşeti nedeniyle konuşamayan her mazlumu gördüğünüzde bunu hatırlayın.
"(Suçluların yolu apaçık ortaya çıksın diye)" ayetini hatırlayın. Ve şu ayetin anlamını kavrayın:
"Siz, insanlar için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz."
Ta ki bu anlayışla gayretler yükselsin ve doğru yol aransın.
Dr İyad Kuneybi Hafizehullah